Perikardit Nedir? Perikardit Belirtileri Nelerdir?

Perikardit, kalbi bir kılıf gibi saran koruyucu dış zar olan perikardın iltihaplanmasıdır. Bu durumun en karakteristik belirtisi, derin nefesle veya sırtüstü yatmakla şiddetlenen, oturup öne eğilince hafifleyen keskin bir göğüs ağrısıdır. Yaygın görülen diğer perikardit belirtileri arasında ateş, nefes darlığı ve yorgunluk hissi de yer alır. Bu iltihabi reaksiyon, bazı hastalarda kalbin etrafında sıvı birikmesi veya halk arasında bilinen adıyla kalpte su toplaması gibi daha ciddi tabloların gelişmesine zemin hazırlayabilir.

Perikardit nedir?

Kalbimizi, göğüs kafesi içinde adeta koruyucu bir beşik gibi saran, çift katlı bir zar hayal edin. Bu zarın adı perikarddır. Görevi oldukça önemlidir: Kalbi yerinde sabit tutar, aşırı kanla dolup gerilmesini önler ve en önemlisi, akciğer gibi komşu organlardan gelebilecek enfeksiyonlara karşı bir kalkan görevi görür. Bu çift katlı zarın arasında, normalde bir-iki çay kaşığı kadar, kayganlaştırıcı bir sıvı bulunur. Bu sıvı sayesinde kalp, her atışında bu kılıfın içinde özgürce ve sürtünmesiz bir şekilde hareket edebilir.

İşte perikardit, bu koruyucu kılıfın iltihaplanmasıyla başlar. Vücudumuzda herhangi bir yer iltihaplandığında nasıl şişer, kızarır ve hassaslaşırsa, perikard da aynı tepkileri verir. İltihaplanan zarın katmanları kalınlaşır, pürüzlü hale gelir ve birbirine sürtünmeye başlar. Bu sürtünme, perikarditin o meşhur keskin ağrısının temel sebebidir.

Dahası, iltihap süreci zar katmanları arasındaki sıvı üretimini de tetikler. Normalde çok az olan bu sıvı, iltihapla birlikte anormal düzeyde artabilir. Bu duruma “perikardiyal efüzyon” diyoruz ki halk arasında kalbin etrafında sıvı birikmesi veya kalpte su toplaması olarak bilinir. Eğer bu sıvı birikimi çok fazla olursa veya çok hızlı bir şekilde artarsa, kalbin üzerinde ciddi bir baskı oluşturur. Kalp, etrafını saran bu sıvı basıncı yüzünden rahatça gevşeyip kanla dolamaz hale gelir. Bu durum acil müdahale gerektiren ve hayatı tehdit edebilen “kardiyak tamponad” tablosuna yol açabilir. Kısacası perikardit, kalbimizin koruyucu zırhını, bir ağrı ve baskı kaynağına dönüştürebilen bir sağlık sorunudur.

Ne gibi perikardit belirtileri yaşanır?

Perikardit, genellikle göz ardı edilemeyecek kadar belirgin semptomlarla ortaya çıkar. Bu belirtileri bilmek, zamanında tıbbi yardım almanızı sağlayabilir. En sık görülen perikardit belirtileri şunlardır:

  • Keskin ve batıcı göğüs ağrısı
  • Недостиг на въздух
  • Halsizlik ve yorgunluk
  • Kuru öksürük
  • Hafif ateş
  • Çarpıntı hissi
  • Bacaklarda şişlik (ileri vakalarda)
  • Yutkunurken zorlanma

Bu belirtiler arasında göğüs ağrısı, perikarditin adeta kimliğidir. Genellikle kalp krizi ağrısıyla karıştırılsa da perikardit ağrısının kendine has, ayırt edici özellikleri vardır. Ağrı, genellikle göğüs kemiğinin arkasında veya sol göğüste hissedilir. En tipik özelliği ise pozisyonla değişmesidir. Sırtüstü yattığınızda, derin nefes aldığınızda veya öksürdüğünüzde ağrı bıçak gibi saplanır ve şiddetlenir. Buna karşılık, oturur pozisyona geçip hafifçe öne eğildiğinizde ağrının belirgin şekilde azaldığını fark edersiniz. Bu durum öne eğilince kalp üzerindeki baskının ve iltihaplı zarların birbirine sürtünmesinin azalmasından kaynaklanır. Bu pozisyonel özellik, perikarditi diğer göğüs ağrısı nedenlerinden ayıran en önemli ipuçlarından biridir.

İlginizi Çekebilir!  Фактори, които повишават риска от инфаркт при жените

Hangi durumlar perikardite neden olabilir?

Kalpte su toplanması neden olur veya perikarditi ne tetikler sorusunun cevabı oldukça geniştir. Bazen tüm araştırmalara rağmen net bir neden bulunamaz ve bu duruma “idiyopatik perikardit” denir. Ancak genellikle arkasında yatan bir sebep vardır. Perikardite yol açabilen başlıca nedenler:

Viral Enfeksiyonlar

  • Grip (İnfluenza)
  • Soğuk algınlığı virüsleri (Adenovirüs, Ekovirüs)
  • Epstein-Barr virüsü (EBV)
  • COVID-19

Bakteriyel Enfeksiyonlar

  • Tüberküloz (Verem)
  • Stafilokok ve Streptokok enfeksiyonları

Автоимунни заболявания

  • Romatoid artrit
  • Sistemik lupus eritematozus (Lupus)
  • Skleroderma

Kalp ve Göğüs Bölgesini Etkileyen Durumlar

  • Geçirilmiş kalp krizi
  • Açık kalp ameliyatı
  • Göğse alınan darbeler (travma)
  • Göğüs bölgesine uygulanan radyasyon tedavisi

Diğer Sebepler

  • İleri evre böbrek yetmezliği (Üremi)
  • Kanserlerin kalbe yayılması (Metastaz)
  • Bazı ilaçların yan etkileri
  • Tiroid bezi hastalıkları

Gördüğünüz gibi, basit bir grip enfeksiyonundan ciddi bir sistemik hastalığa kadar pek çok durum perikardit için zemin hazırlayabilir. Bu nedenle perikardit teşhisi konulduğunda, sadece iltihabı tedavi etmekle kalmayıp, bu iltihabı tetikleyen altta yatan nedeni de bulup ortaya çıkarmak büyük önem taşır.

Perikardit tanısı için hangi adımlar izlenir?

Perikardit şüphesiyle başvurduğunuzda, tanıya ulaşmak için bir dizi değerlendirme yapılır. Bu süreç sizinle yapacağımız detaylı bir görüşme ile başlar. Ağrınızın ne zaman ve nasıl başladığını, karakterini, pozisyonla değişip değişmediğini, yakın zamanda bir enfeksiyon geçirip geçirmediğinizi öğrenmek bizim için çok önemlidir. Ardından fizik muayeneye geçilir. Stetoskopla kalbinizi dinlerken duyabileceğimiz ve “perikardiyal sürtünme sesi” olarak bilinen gıcırtı benzeri bir ses, tanı için çok değerli bir ipucudur.

Bu ilk değerlendirmenin ardından tanısal testlere geçilir. Tanıyı kesinleştirmek ve durumun ciddiyetini anlamak için kullandığımız temel yöntemler şunlardır:

  • Elektrokardiyogram (EKG)
  • Ekokardiyogram (EKO – Kalp Ultrasonu)
  • Kan testleri
  • Göğüs röntgeni
  • Kardiyak MR veya Bilgisayarlı Tomografi (BT)

EKG, kalbin elektriksel aktivitesini ölçerek perikardite özgü tipik değişiklikleri gösterir. Ekokardiyogram ise belki de en önemli testlerden biridir; kalp zarında sıvı birikmesi olup olmadığını, varsa miktarını ve bu sıvının kalbe baskı yapıp yapmadığını net bir şekilde görmemizi sağlar. Kan testleri ile vücuttaki iltihap seviyesini (CRP, Sedimantasyon) ölçer ve kalp kasında bir hasar olup olmadığını (Troponin) anlarız. Göğüs röntgeni ve özellikle Kardiyak MR gibi ileri görüntüleme yöntemleri ise tanının belirsiz olduğu veya konstriktif perikardit gibi komplikasyonlardan şüphelendiğimiz durumlarda perikardın yapısını detaylıca incelememize olanak tanır.

İlginizi Çekebilir!  Защо разширените вени се появяват в ранна възраст?

Perikardit tedavisi nasıl planlanır?

Perikardit tedavisi kişiye özel bir yol haritası çizmeyi gerektirir. Tedavideki temel hedeflerimiz oldukça nettir:

  • Ağrı ve iltihabı ortadan kaldırmak
  • Hastalığın tekrarlamasını (nüks) önlemek
  • Altta yatan bir neden varsa onu tedavi etmek
  • Kardiyak tamponad veya konstriktif perikardit gibi ciddi komplikasyonların gelişimini engellemek

Bu hedeflere ulaşmak için başvurduğumuz tedavi yöntemleri genellikle ilaç tedavileri ve gerektiğinde girişimsel müdahalelerdir. Kalpte sıvı birikmesi ilaç tedavisi, genellikle ilk adımdır. İltihabı ve ağrıyı kontrol altına almak için sıklıkla ibuprofen gibi nonsteroidal anti-inflamatuar ilaçlar (NSAİİ’ler) ve kolşisin adı verilen bir ilacın kombinasyonunu kullanırız. Kolşisin, özellikle hastalığın tekrarlama riskini önemli ölçüde azalttığı için tedavinin kilit taşlarından biridir.

Eğer bu tedaviye yanıt alınamazsa veya altta yatan neden romatizmal bir hastalık gibi farklı bir durumsa, kortikosteroidler (kortizon) gibi daha güçlü iltihap baskılayıcı ilaçlar düşünülebilir. Özellikle standart tedavilere dirençli, sürekli tekrarlayan ve hastanın yaşam kalitesini ciddi şekilde bozan vakalarda ise doğrudan iltihap döngüsünü hedef alan biyolojik ajanlar gibi daha yeni ve hedefe yönelik tedaviler de gündeme gelebilir.

Eğer kalbin etrafında sıvı birikmesi kalbe baskı yapacak düzeye ulaşırsa, o zaman girişimsel yöntemlere başvurmak kaçınılmaz olur. “Perikardiyosentez” adı verilen işlemle, ultrason rehberliğinde bir iğne yardımıyla bu fazla sıvıyı boşaltarak kalbi rahatlatırız. Sıvı birikimi sürekli tekrarlıyorsa “perikardiyal pencere” adı verilen küçük bir cerrahi işlemle sıvının sürekli drenajı sağlanabilir. En son ve en büyük cerrahi müdahale ise “perikardiyektomi”dir. Bu ameliyat, özellikle perikard zarının kalınlaşıp kalbi bir zırh gibi sıktığı “konstriktif perikardit” durumunda, bu sertleşmiş zarı cerrahi olarak çıkararak kalbi özgürleştirmek için yapılır.

Hangi perikardit belirtileri acil durum sinyalidir?

Perikardit genellikle evde ilaç tedavisi ve dinlenme ile yönetilebilen bir durum olsa da bazı belirtiler acil tıbbi müdahale gerektiren bir tehlikeye işaret edebilir. Bu alarm belirtilerini bilmek hayati önem taşır. Aşağıdaki durumlardan herhangi birini yaşarsanız, derhal en yakın acil servise başvurmalısınız:

  • Dayanılmaz, şiddetli göğüs ağrısı
  • Nefes almada aşırı zorlanma, nefes nefese kalma
  • Чувство на замаяност или припадък
  • Cildin soğuk ve nemli olması
  • Yoğun anksiyete ve panik hissi
  • Bilinç bulanıklığı
  • Boyun damarlarında belirgin şişkinlik

Bu belirtiler genellikle kardiyak tamponad olarak bilinen ve kalbin etrafındaki sıvının kalbi sıkıştırarak kan pompalamasını engellediği hayatı tehdit eden bir durumun habercisi olabilir. Bu tablo dakikaların önemli olduğu gerçek bir tıbbi acil durumdur.

Perikardit tehlikeli bir hastalık mıdır?

Bu tanı alan her hastanın aklındaki en doğal ve en önemli sorudur. Şunu net bir şekilde ifade edebilirim: Perikardit, vakaların büyük çoğunluğunda, doğru yaklaşımla tamamen iyileşebilen ve yönetilebilen bir hastalıktır. Özellikle ilk kez akut perikardit geçiren hastalar, uygun tedavi ve dinlenme ile genellikle kalıcı bir hasar olmadan normal hayatlarına dönerler.

İlginizi Çekebilir!  Ефекти от разширените вени върху тялото?

Peki, perikardit öldürür mü veya kalpte su toplanması ölümcül müdür? Bu soruların cevabı, hastalığın komplikasyon geliştirip geliştirmediğine bağlıdır. Perikardit, iki ana komplikasyonu nedeniyle tehlikeli bir hal alabilir.

Birincisi, yukarıda bahsettiğimiz Kardiyak Tamponad’dır. Bu akut ve acil bir durumdur. Kalbin etrafındaki sıvının kalbi boğması olarak düşünebilirsiniz. Zamanında müdahale edilmezse evet, ölümcül olabilir. Ancak belirtileri genellikle gürültülüdür ve zamanında yapılan bir perikardiyosentez (sıvı boşaltma) işlemi ile bu risk ortadan kaldırılabilir.

İkincisi ise daha sinsi ve zamanla gelişen Konstriktif (Sıkıştırıcı) Perikardit’tir. Bu durumda perikard, esnekliğini kaybedip kalın, sert bir kabuğa dönüşür ve kalbin hareketlerini kısıtlar. Bu kronik kalp yetmezliğine yol açan ve hayat kalitesini ciddi şekilde düşüren bir durumdur. Tek kalıcı çözümü, perikardiyektomi adı verilen büyük bir cerrahi müdahaledir.

Sonuç olarak perikarditin kendisi değil potansiyel komplikasyonları tehlikelidir. Bu nedenle bizim görevimiz, sadece mevcut iltihabı tedavi etmek değil aynı zamanda sizi bu tehlikeli komplikasyonlardan korumaktır. Erken teşhis, tedaviye tam uyum ve düzenli doktor kontrolleri ile bu riskleri en aza indirmek mümkündür.

Perikardit sonrası hayat nasıl devam eder?

Perikardit tanısı almak endişe verici olabilir, ancak iyi haber şu ki hastaların ezici çoğunluğu tam bir iyileşme gösterir. Tedavi süreci tamamlandıktan ve doktorunuz onay verdikten sonra normal yaşamınıza dönebilirsiniz. Ancak iyileşme döneminde ve sonrasında dikkat etmeniz gereken bazı önemli noktalar vardır.

İyileşme sürecini sağlıklı bir şekilde yönetmek için bazı öneriler.

Dinlenmek: Özellikle akut dönemde vücudunuza iyileşmesi için zaman tanımak çok önemlidir.

Fiziksel Aktiviteden Kaçınmak: İltihap tamamen yatışana ve CRP gibi kan değerleriniz normale dönene kadar yorucu egzersizlerden ve rekabetçi sporlardan kaçınmalısınız. Bu süre genellikle en az 3 ay olabilir.

İlaçları Düzenli Kullanmak: Doktorunuzun reçete ettiği ilaçları, belirtileriniz geçse bile, önerilen süre boyunca düzenli olarak kullanmanız, hastalığın tekrarlamasını önlemek için kritik öneme sahiptir.

Kontrolleri Aksatmamak: Tedavi sonrası belirlenen kontrol randevularınıza mutlaka gitmelisiniz. Bu kontroller, hastalığın tamamen geçtiğinden emin olmak ve olası bir nüksü erken saptamak için yapılır.

Sağlıklı Yaşam Tarzı: Dengeli beslenme, yeterli uyku ve stresten uzak durma gibi genel sağlık kuralları, bağışıklık sisteminizi güçlendirerek iyileşme sürecinize katkıda bulunur.

Perikardit, doğru yönetildiğinde üstesinden gelinebilecek bir durumdur. Önemli olan vücudunuzun verdiği sinyalleri dinlemek, uzman bir hekime başvurmak ve tedavi sürecinde sabırlı olmaktır. Unutmayın bu yolda yalnız değilsiniz.

3 коментари

  • плаж Хюсейн

    1 март 2022 на 15:03

    Възпалението на перикарда причинява ли инфекция на кръвта?

    Отговор

    • сари

      7 юни 2022 на 15:13

      Да, така е, моята го направи

      Отговор

  • Мурат Сечкин

    12 октомври 2022 на 10:23

    От около 2,5 месеца страдам от възпаление на перикарда. Въпреки че нямам проблемите, които имах в началото, пак не се чувствам добре. Чудя се колко време ще продължи тази ситуация? Използвам колхицин и аспирин.

    Отговор

Оставете коментар

Вашият имейл адрес няма да бъде публикуван. Задължителните полета са отбелязани с *

📞 Hemen Randevu Al!