Varis ağrı yapabilir ve bu ağrı genellikle bacaklarda ağırlık, yanma, sızı veya kramp şeklinde hissedilir. Uzun süre ayakta kalma veya hareketsiz oturma sonrası şikayetler artar. Ağrı, damar duvarlarındaki genişleme ve toplardamar basıncının artmasıyla oluşur.

Varis ağrısının hafiflemesi için bacakları kalp seviyesinin üzerine kaldırmak, uzun süre sabit pozisyonda kalmaktan kaçınmak ve varis çorabı kullanmak etkili yöntemlerdir. Düzenli yürüyüş ve bacak kaslarını çalıştıran egzersizler dolaşımı artırır.

Lazer, radyofrekans veya köpük skleroterapi gibi girişimsel tedaviler, varis kaynaklı ağrının kalıcı olarak ortadan kalkmasını sağlayabilir. İleri evrede cerrahi müdahale gerekebilir. Tedavi yöntemi hastalığın şiddetine göre belirlenir.

Ağrıya eşlik eden şişlik, renk değişikliği veya yara oluşumu varsa, kronik venöz yetmezlik gelişmiş olabilir. Bu durumda gecikmeden damar cerrahisi uzmanına başvurmak önemlidir.

Sık Görülen Belirtiler – Bacaklarda zonklayıcı, sızlayıcı veya yanıcı tarzda ağrı- Ağrının gün sonunda veya uzun süre ayakta kalınca artması- Bacaklarda ağırlık hissi- Kramp veya huzursuzluk hissi- Şişlik, kaşıntı
Nedenleri – Yüzeyel veya derin toplardamarlardaki kapakçıkların bozulması- Damarların genişlemesi ve kan göllenmesi- Kan dolaşımının yavaşlaması
Risk Faktörleri – Uzun süre ayakta veya oturarak çalışma- Genetik yatkınlık- Kadın cinsiyet (hamilelik, hormonal değişiklikler)- Obezite, yaşlanma
Komplikasyonlar – Ciltte renk değişikliği- Ciltte yara (ülser)- Kanama (ileri evrelerde)- Derin ven trombozu (nadir)
Tanı Yöntemleri – Fizik muayene- Doppler ultrason
Tedavi Yöntemleri – Kompresyon çorapları- Ağrıyı azaltıcı ilaçlar (nonsteroid antiinflamatuar vb.)- Topikal kremler- Düzenli egzersiz ve bacakları dinlendirme- Lazer, skleroterapi, cerrahi (ileri olgularda)
Önleme Yöntemleri – Düzenli fiziksel aktivite- Kilo kontrolü- Uzun süre ayakta veya oturarak kalmaktan kaçınmak- Bacakları yukarıda tutmak

Varis ağrısı neden olur ve bu ağrı nerelere vurur?

Varis ağrısının nedenini anlamak için önce damarlarımızın nasıl çalıştığını bilmek gerekir. Bacaklarımızdaki toplardamarların (venlerin) görevi, kirli kanı yerçekimine karşı savaşarak kalbe geri taşımaktır. Bu zorlu görevde onlara yardımcı olan çok önemli yapılar vardır: Tek yöne açılan kapakçıklar. Bu kapakçıklar, kan yukarı doğru akarken açılır ve kan geriye kaçmaya çalıştığında kapanarak bir kilit görevi görür.

Varis hastalığında ise bu hassas sistem bozulur. Genetik yatkınlık, hamilelik, uzun süre ayakta durma veya oturma gibi faktörlerle bu kapakçıklar zayıflar ve tam kapanamaz hale gelir. Kapaklar bozulunca, kan kalbe doğru gitmek yerine bacaklarda, özellikle diz altı bölgesinde birikmeye başlar. İşte bu duruma venöz yetmezlik diyoruz.

Bu kan birikmesi, damar içinde basıncın sürekli artmasına yol açar. Bu yüksek basınç, damar duvarını gererek ilk ağrı hissini başlatır. Ancak asıl sorun bundan sonra başlar. Göllenen kan ve artan basınç, damar duvarında bir tür iltihabi reaksiyonu tetikler. Vücudun savunma hücreleri bölgeye toplanır ve bu durum damar çevresindeki sinir uçlarını sürekli olarak uyarır. İşte bu iltihabi süreç ağrının sadece bir “basınç” hissinden çıkıp; yanıcı, zonklayıcı ve sızlayıcı bir karaktere bürünmesinin asıl sebebidir.

Peki, varis ağrısı nerelere vurur? En sık görüldüğü yerler:

  • Baldırlar (diz arkası ve alt bacak)
  • Ayak bilekleri ve ayak sırtı
  • Diz çevresi ve uyluk iç yüzü

Nadiren de olsa, genişlemiş damarların seyrine bağlı olarak ağrı daha yukarılara, hatta kalça bölgesine yansıyabilir. Bu durum altta yatan venöz yetmezliğin yaygınlığına bağlıdır.

Bacakta varis ağrısı nasıl olur ve belirtileri nelerdir?

Bacakta varis ağrısı, diğer kas veya eklem ağrılarından oldukça farklı bir karaktere sahiptir. Genellikle günün başında daha hafifken, ayakta kalındıkça veya oturuldukça giderek kötüleşir. Akşam saatlerinde en yoğun seviyesine ulaşır. Hastalar bu durumu genellikle “bacaklarım sanki tonlarca yük taşıyor gibi” veya “akşam bacaklarımı koyacak yer bulamıyorum” şeklinde ifade ederler. Bacakları yukarı kaldırmak, kanın kalbe dönüşünü kolaylaştırdığı için geçici bir rahatlama sağlar. Bu varis ağrısının en tipik özelliğidir.

Varis ağrısının yanında sıkça görülen diğer belirtiler şunlardır:

  • Bacaklarda ağırlık ve dolgunluk hissi
  • Yanma ve sızlama
  • Özellikle geceleri artan kramplar
  • Ayak bileklerinde şişlik (ödem)
  • Damarların geçtiği bölgelerde kaşıntı
  • Huzursuz bacak hissi
  • Ciltte renk değişikliği (kahverengi lekeler)
  • Ciltte sertleşme ve kalınlaşma

Unutmayın bazen gözle görülür büyük varisler olmasa bile, derinde yatan bir kapakçık kaçağı nedeniyle bu belirtiler yaşanabilir. Buna “iç varis” denir ve ağrısı aynı derecede rahatsız edici olabilir.

Varis ağrısına ne iyi gelir ve evde neler yapılabilir?

Kalıcı tedavi için tıbbi bir müdahale gerekse de günlük yaşamınızda yapacağınız bazı değişikliklerle varis ağrısını ve şikayetlerinizi önemli ölçüde hafifletebilirsiniz. Bu yöntemler sorunu ortadan kaldırmaz ama size zaman kazandırır ve konforunuzu artırır. Piyasada bulunan çeşitli varis ağrısına iyi gelen ağrı kesici kremler veya haplar geçici bir rahatlama sunabilir ancak altta yatan mekanik sorunu çözmedikleri için kalıcı bir çözüm değillerdir. Herhangi bir ilaç kullanmadan önce mutlaka bir hekime danışmak gerekir.

Ağrılarınızı hafifletmek için günlük hayatınızda yapabileceğiniz bazı basit ama etkili değişiklikler bulunur:

  • Düzenli yürüyüş yapmak
  • Fazla kilolardan kurtulmak
  • Bacakları gün içinde fırsat buldukça yukarı kaldırmak
  • Uzun süre sabit pozisyonda oturmaktan veya ayakta durmaktan kaçınmak
  • Tuz tüketimini azaltarak vücuttaki şişliği (ödemi) kontrol altına almak
  • Rahat ve alçak topuklu ayakkabılar giymek
  • Bacakları ve beli sıkan dar giysilerden uzak durmak

Ayrıca doktorunuzun önereceği basınç ve ölçüde varis çorabı kullanmak, dışarıdan uyguladığı destekle kanın göllenmesini azaltarak ağrı ve şişlik üzerinde oldukça etkili olabilir. Ancak çoraplar bir tedavi değil bir destek ürünüdür.

Varis ağrısı için hangi doktora gidilir ve teşhis nasıl konur?

Bacaklarınızdaki ağrının varisten kaynaklandığından şüpheleniyorsanız, başvurmanız gereken doğru uzmanlık alanı Kalp ve Damar Cerrahisi’dir. Kalp ve damar cerrahları, toplardamar hastalıklarının hem tanısı hem de modern tedavileri konusunda özel eğitim almış hekimlerdir.

Teşhis sürecinin en önemli ve vazgeçilmez adımı Renkli Doppler Ultrasonografi’dir. Bu ses dalgalarıyla çalışan, tamamen ağrısız ve zararsız bir görüntüleme yöntemidir. Bu inceleme sırasında, hasta ayaktayken tüm bacak toplardamar sistemi detaylı olarak incelenir. Doppler ultrason ile:

  • Hangi damarlarda kapakçık yetmezliği olduğu
  • Kan kaçağının (reflü) derecesi ve kaynağı
  • Damarların çapı ve seyri
  • Derin damarlarda bir pıhtı olup olmadığı

tespit edilir. Bu inceleme, adeta damarlarınızın bir “yol haritasını” çıkarır ve tedavinin doğru bir şekilde planlanmasını sağlar. Modern varis tedavisi, bu harita olmadan düşünülemez.

Güncel varis tedavisi ile varis ağrısı nasıl geçer?

“Varis ağrısı nasıl geçer?” sorusunun kalıcı cevabı, modern tedavi yöntemlerinde yatmaktadır. Günümüzdeki yaklaşım eski “damar sökme” ameliyatlarının aksine, soruna neden olan hasta damarı içeriden, kesi yapmadan kapatmaktır. Bu damar kapatıldığında, kan akışı vücut tarafından otomatik olarak sağlıklı damarlara yönlendirilir. Böylece bacakta kan birikmesi ve buna bağlı gelişen basınç artışı ile iltihabi reaksiyon ortadan kalkar. Sonuç olarak ağrı ve diğer tüm şikayetler kalıcı olarak geçer.

En sık kullanılan modern varis tedavisi yöntemleri şunlardır:

Lazer (EVLA) ve Radyofrekans (RFA) ile Termal Ablasyon: Bu iki yöntem “ısı ile kapatma” prensibine dayanır ve altın standart olarak kabul edilir. İşlem ultrason rehberliğinde, genellikle diz seviyesinden damar içine yerleştirilen ince bir kateter (lazer fiberi veya radyofrekans teli) ile yapılır. Bu kateter aracılığıyla damar duvarına kontrollü bir ısı enerjisi verilir. Bu ısı, damarın büzüşerek kalıcı olarak kapanmasını sağlar. İşlem lokal anestezi ile yapılır, yaklaşık 30-45 dakika sürer ve hasta işlem sonrası yürüyerek evine dönebilir.

Biyolojik Yapıştırıcı (Siyanoakrilat Ablasyon – VenaSeal™): Bu en yenilikçi yöntemlerden biridir. Aynı şekilde ince bir kateterle damar içine girilir ve özel bir tıbbi yapıştırıcı, damar boyunca küçük damlacıklar halinde enjekte edilir. Bu yapıştırıcı kanla temas ettiğinde saniyeler içinde donarak damarı yapıştırır ve kapatır. İşlemde ısı veya çok sayıda iğne gerektiren anestezi kullanılmaz. En önemli avantajlarından biri, işlem sonrası genellikle varis çorabı giyme zorunluluğunun olmamasıdır.

Köpük Skleroterapisi: Özellikle ana damar kapatıldıktan sonra geride kalan daha küçük, kıvrımlı varisler veya kılcal damarlar için kullanılır. Özel bir ilacın hava ile karıştırılarak köpük haline getirilmesi ve çok ince iğnelerle doğrudan bu damarların içine verilmesi işlemidir. Köpük, damarın iç duvarını tahrip ederek kapanmasını sağlar.

Mikroflebektomi: Cilt yüzeyinde belirgin, üzüm salkımı gibi duran büyük varislerin tedavisinde kullanılır. Lokal anestezi altında, cilt üzerinde açılan 1-2 mm’lik deliklerden bu damarların özel bir aletle çıkarılmasıdır. Dikiş gerektirmez ve estetik olarak mükemmel sonuçlar verir.

Sıkça Sorulan Sorular

Varisler, toplardamarlarda kanın geri akışıyla damarlarda genişleme ve basınç artışı oluşturur. Bu durum damar duvarlarını gererek çevre dokularda ağrı, ağırlık hissi ve yorgunluğa neden olur.
Varis ağrısı genellikle gün sonunda, uzun süre ayakta kalındığında veya oturulduğunda artar. Yatınca ya da bacaklar yukarı kaldırıldığında ise basınç azaldığı için ağrı hafifler.
Uzun süre ayakta kalmak, hareketsizlik, fazla kilo, sigara kullanımı ve dar kıyafetler dolaşımı bozarak varis ağrısını artırabilir. Düzenli hareket ve sağlıklı yaşam tarzı ağrıyı azaltır.
Hamilelikte hormon değişiklikleri ve artan karın içi basınç, toplardamarlarda genişlemeye yol açar. Bu da bacaklarda varis oluşumunu kolaylaştırır ve varis ağrılarının sık yaşanmasına neden olur.
Bacakları yukarı kaldırmak, soğuk uygulama, varis çorapları giymek ve düzenli egzersiz yapmak evde ağrıyı hafifletir. Ancak kalıcı çözüm için tıbbi tedavi gerekebilir.
Varis çorapları, bacak toplardamarlarına dışarıdan basınç uygulayarak kanın geri akışını kolaylaştırır. Bu sayede dolaşım düzenlenir, şişlik ve ağrı önemli ölçüde azalır.
Tedavi edilmeyen varislerde kronik ağrıya ek olarak bacaklarda ödem, ciltte renk değişiklikleri, egzama ve ileri vakalarda varis ülseri gibi ciddi komplikasyonlar gelişebilir.
Lazer, radyofrekans, köpük skleroterapi ve cerrahi yöntemler varis tedavisinde kullanılan modern yöntemlerdir. Bu tedaviler damarları kapatarak dolaşımı düzeltir ve ağrıyı ortadan kaldırır.
Yürüyüş, yüzme ve bisiklet gibi bacak kaslarını çalıştıran egzersizler dolaşımı hızlandırır ve varis ağrısını azaltır. Ancak ağır egzersizlerden kaçınmak gerekir.
Varis ağrısı, yaşam tarzı değişiklikleri ve destek tedavilerle azaltılabilir. Ancak kalıcı iyileşme için genellikle lazer, skleroterapi veya cerrahi gibi tıbbi tedaviler uygulanması gerekir.
Son Güncellenme: 5 November 2025
Call Now Button